Ana sayfalarda nelere
dikkat etmeliyiz? Neler bulunmalı, neler bulunmamalı? Neyi, ne kadar ön plana
çıkarmalıyız? Bu yazıda, bu gibi sorulara cevap vermeye çalışacağım.
Ana sayfa, genelde bir sitenin domain’ini yazdığımızda karşımıza gelen sayfadır. Ana sayfaların, sitenin tüm içeriği hakkındaki bilgiyi, başarılı bir şekilde yansıtması beklenir.
Ana sayfa, genelde bir sitenin domain’ini yazdığımızda karşımıza gelen sayfadır. Ana sayfaların, sitenin tüm içeriği hakkındaki bilgiyi, başarılı bir şekilde yansıtması beklenir.
Ana sayfaya “karşılama
ekranı” mantığıyla yaklaşmak yanlıştır. Çoğu zaman sitenize diğer sayfalardan
giriş yapılır. Site içeriği ziyaretçinin ilgisini çeker veya ziyaretçide merak
uyandırırsa, sitenizin ana sayfasını ziyaret edebilir. Önceki sayfada ilgisini
çeken temayı ana sayfada da işleyebildiyseniz, sitenizi takip etmeye karar
verir. İşte bu nedenle ilk kuralımız şu
olmalı:
“Ana sayfaların, sitenin tüm içeriği hakkındaki
bilgiyi, başarılı bir şekilde yansıtması beklenir.”
İçerik
Yığmak
Yukarıda belirttiğim
‘ilk kural’a istinaden, çoğu websitenin ana sayfası içerik yığınına dönmüş
durumda. “sitenin tüm içeriği hakkındaki bilgiyi” ana sayfaya yansıtma işini
başarıyla gerçekleştirdikleri söylenemez.
Özellikle teknoloji portalları, çoğu haber sitesi ve oyun siteleri, hatta pinterest gibi birkaç sosyal ağ, ana sayfaya içerik yığma hatasına düşüyor. Evet, ana sayfanıza son haberleri veya yayınları yerleştirmek elbette ki çok yararlıdır. Ancak bunun yolu içerikleri gelişigüzel yığmak değil.
Bugün bir haber sitesine girip de ana sayfadaki herhangi 3-4 haber için “Bu haberlerden en son hangisi yayınlandı?” sorunuza cevap almanız pek mümkün değil. Haber sitenize “istikrarlı takipçiler” çekmek istiyorsanız, onlara gündemi ve yeni yayınları takip etme fırsatı vermelisiniz. Adı üzerine, “takipçi”! Yani sitenizi takip etmekte olan kişi. Bu kişi hem ilgilendiği yayınlara bir bakışta ulaşabilmeli, hem de hangisinin en güncel olduğunu anlayabilmeli.
Özellikle teknoloji portalları, çoğu haber sitesi ve oyun siteleri, hatta pinterest gibi birkaç sosyal ağ, ana sayfaya içerik yığma hatasına düşüyor. Evet, ana sayfanıza son haberleri veya yayınları yerleştirmek elbette ki çok yararlıdır. Ancak bunun yolu içerikleri gelişigüzel yığmak değil.
Bugün bir haber sitesine girip de ana sayfadaki herhangi 3-4 haber için “Bu haberlerden en son hangisi yayınlandı?” sorunuza cevap almanız pek mümkün değil. Haber sitenize “istikrarlı takipçiler” çekmek istiyorsanız, onlara gündemi ve yeni yayınları takip etme fırsatı vermelisiniz. Adı üzerine, “takipçi”! Yani sitenizi takip etmekte olan kişi. Bu kişi hem ilgilendiği yayınlara bir bakışta ulaşabilmeli, hem de hangisinin en güncel olduğunu anlayabilmeli.
Her gün çokça içerik
üreten bu tür sitelerin ana sayfalarındaki yayın listelerinin başlıkları “En Çok
Okunanlar”, “Diğer Yayınlar”, “En Çok
Yorum Yapılanlar” veya “Editörün Seçtikleri” olmamalı. “En Son Yayınlananlar”
olmalı. Veya hiç değilse cookie kullanılarak kullanıcıya ana sayfada görmek
istediği konular seçtirilmeli. Google News misali.
Bunlardan yola çıkarak ikinci kuralımızı belirlemek zor olmamalı:
“Takipçi istiyorsanız, içeriği ana sayfaya gelişigüzel yığmayın ve son yayınları belirtin.”
Bunlardan yola çıkarak ikinci kuralımızı belirlemek zor olmamalı:
“Takipçi istiyorsanız, içeriği ana sayfaya gelişigüzel yığmayın ve son yayınları belirtin.”
Bu kuralın
geçerliliğini ise facebook, twitter gibi platformlardaki “akış” mantığından
anlayabiliriz. Facebook ana sayfanızda 3 sütun halinde, son bir aydır
arkadaşlarınızın paylaştıkları, zaman sıralaması olmadan yığılsa, işlevsel
olmazdı değil mi? Bu kural sadece platformlarda geçerli değil. Blog mantığını
bu kadar yayılmasına da çok katkısı olmuş bir mesele bu. Blogunuzu “takip
edenler”, “bakalım yeni ne var” düşüncesiyle giriş yapar. Karşılarında en yeni
yayını görmelerinden daha mantıklı ne olabilir?
E-posta gelen
kutunuzda 2 sütun halinde, mailler zamandan bağımsız sıralansaydı veya
yanlarında zamanları yazmasaydı, kullanmaya devam eder miydiniz?
Bir mobilya mağazası
bile web sitesinde “En Çok Satanlar”ı değil, “En Yeni Ürünleri” ön plana
çıkarmalı. Zaten çok satan bir ürünü revaçta tutup, yeni ürünlerine satılma fırsatı sunmamak ne
kadar iyi sonuç verebilir ki?
İnternet uzunca bir
süre, “daha yeni” olanın arandığı yer olarak kalacak. Ana sayfanızı hazırlarken
buna dikkat etmenizde yarar var.
Menüler ve Arama İşlevi
Menüler ve Arama İşlevi
Menüler, internet
sitelerinin vazgeçilmezleri. Mi acaba?
Elbette ki
yayınlarınıza ulaşmak için menüleri kullanmak isteyecek kullanıcılar çoktur.
Ancak menüleri ön plana çıkartıp, arama işlevini geri planda tutmanız, kendi
bindiğiniz dalı kesmek olacaktır!
Neden mi? Çünkü: Menüler ile Site İçi Arama’nın arasındaki fark, Dizinler ile Arama Motorları arasındaki farka fazlasıyla benziyor. Neden bir “Moda Sitesi” aradığınızda dmoz.org’daki menülerden “moda” kategorisine girip bir site seçmiyorsunuz da, Google’da “Moda” yazıp aratıyorsunuz? İşte bu soruya vereceğiniz cevap, sitenizde neden arama motorunu ön plana çıkarmanız gerektiğinin cevabıdır.
Neden mi? Çünkü: Menüler ile Site İçi Arama’nın arasındaki fark, Dizinler ile Arama Motorları arasındaki farka fazlasıyla benziyor. Neden bir “Moda Sitesi” aradığınızda dmoz.org’daki menülerden “moda” kategorisine girip bir site seçmiyorsunuz da, Google’da “Moda” yazıp aratıyorsunuz? İşte bu soruya vereceğiniz cevap, sitenizde neden arama motorunu ön plana çıkarmanız gerektiğinin cevabıdır.
Arama işlevinin,
menülere kıyasla çok büyük bir avantajı vardır, daha önceki yazılarımda da
bahsetmiştim. Menülerinizin tıklanma istatistiklerine veya sayfalarınızın
popülerliğine bakarak tek bir şeyi öğrenebilirsiniz:
Ziyaretçi sitenizde neleri buluyor?
Ziyaretçi sitenizde neleri buluyor?
Oysa kullanıcıları menülere değil aramaya teşvik ederseniz,
şu sorunun cevabını da öğrenebilirsiniz:
Ziyaretçiler
sitenizde neleri arıyor, neleri bulamıyor?
Bu
düşünebileceğinizden çok daha büyük bir avantaj. Elde edeceğiniz bu veriler ne işe yarayacak
biliyor musunuz?
Genelde webmasterlar
veya site çalışanları içeriğin oluşmasını sağlar. Ardından bu içeriğe uygun
anahtar kelimeleri bulup o anahtar kelimelerde, Arama Motorlarında yükselmeye
çalışır. Bu şekilde, “sitede bulunan içeriği arayan kitlenin, siteyi ziyaret
etmesi” amaçlanır. Arama işlevinden edineceğiniz veriler ile bunun tam tersini gerçekleştirebilirsiniz:
“siteyi ziyaret eden kitlenin, aradığı içeriği sitede bulması ”.
Örneğin, her ay, sitenize
gelenlerin %20si “Facebook timeline kaldırmak” şeklinde arama yapıyorsa, “Facebook’da
Timeline’ı Kaldırmak Mümkün Mü?” adlı bir yayın paylaşmalısınız. Böylece, daha önce aradığını bulamayan %20lik
kesim artık sitenizde aradığını bulacaktır. Bu da, %20lik bir kesimi bir anda “potansiyel
takipçi” yapmak anlamına geliyor. Bu, sitenizin
tepesine, sağına ve soluna 20 menü elemanı koyarak sağlayabileceğiniz bir şey
değil.
Kural üç:
Ana sayfada menüler kadar, Arama’yı da ön plana çıkarın. Arama istatistiklerini edinip, çok aranılan ama bulunamayan içerikleri sitenize ekleyebilirsiniz.
Ana sayfada menüler kadar, Arama’yı da ön plana çıkarın. Arama istatistiklerini edinip, çok aranılan ama bulunamayan içerikleri sitenize ekleyebilirsiniz.
Günün, Haftanın “şey”i
Ana sayfanız, aynı
zamanda site içeriğinize açılan bir kapıdır. Eğer site içeriğinizin takip
edilmesini istiyorsanız, ana sayfanızı takip edilir kılmanız işinizi çok
kolaylaştıracaktır.
Ana sayfanızın takip
edilmesi için yapacaklarınız sitenizle doğrudan ilgili olmayabilir. Hatta hiç
ilgisi de olmayabilir. Önemli olan, ana sayfanızı düzenli olarak takip etmeleri
için, ziyaretçilerinize herhangi bir sebep vermek.
Bunun en kolay yolu
da, ana sayfada şu tür başlığı olan bir
pano oluşturmak:
-Haftanın Fırsatı
-Haftanın Fırsatı
-Günün Yorumcusu
-Haftanın blogu (blog sahiplerine sitenizi takip ettirmek
için)
-Günün şirini (hayvanseverlere veya genç kızlara yönelik bir
sitede her gün şirin bir köpek veya kedi resmi gösterilebilir)
Ve benzeri… Bu tür
pek çok pano başlığı bulabilirsiniz. Normalde önceden içeriği hazırlayıp günden
güne ana sayfada döndürecek bir script yazmayacaksanız, “Günün x’i” şeklindeki
bir başlığı güncel tutmak için her gün siteyi düzenlemeniz gerekecektir.
Ancak bu konuda çok başarılı bulduğum bir çalışmayı sizlerle paylaşmak istiyorum:
Give Away Of The Day adlı proje sayesinde, ister iframe, ister resim formatında, sitenizde her gün ücretli bir yazılımı bedava olarak kullanıcılarınıza sunabiliyorsunuz. Kendiliğinden güncelleneceği için, takip etmenize de gerek yok! Ama baştan uyarayım, bir süre sonra siz de bu ücretsiz programları merak edip, kendinizi kendi ana sayfanızın takipçisi olmuş şekilde bulabilirsiniz.
Her neyse, böylece, son kuralımızı da belirlemiş olduk:
"Haftanın/Günün x'i" formatında bir köşe oluşturun.
Ancak bu konuda çok başarılı bulduğum bir çalışmayı sizlerle paylaşmak istiyorum:
Give Away Of The Day adlı proje sayesinde, ister iframe, ister resim formatında, sitenizde her gün ücretli bir yazılımı bedava olarak kullanıcılarınıza sunabiliyorsunuz. Kendiliğinden güncelleneceği için, takip etmenize de gerek yok! Ama baştan uyarayım, bir süre sonra siz de bu ücretsiz programları merak edip, kendinizi kendi ana sayfanızın takipçisi olmuş şekilde bulabilirsiniz.
Her neyse, böylece, son kuralımızı da belirlemiş olduk:
"Haftanın/Günün x'i" formatında bir köşe oluşturun.
İşlevsel ve güçlü bir ana sayfa tasarımı için, bu dört kuralın yeterli olacağı görüşündeyim. Ancak bir konu daha var ki, pek çok webmaster'ın kafasını karıştırabilir:
Reklam Yerleşimi
Son olarak bu konuya da değinmeliyim. Ana sayfada ideal reklam alanı sayısı benim için 5'tir. Adsense gibi tıklama başı ücret veren 3 reklam alanını, ana sayfanın mümkün olduğunca yukarısına koymalısınız. Ama asla en yukarıda olmamalı!
Sayfanın en yukarısına hiçbir şey koymadan reklam yerleştirirseniz, reklamın tıklanma oranı yerlerde sürünecektir. Bu ilginç tespiti Reklam Körlüğü kategorisinde ele almak gerek. O da başka bir yazının konusu.
Ana sayfanızda yan menü kullanmanızı tavsiye etmiyorum. Bunun yerine sayfayı 3 veya 4 sütun haline getirin. Bu yolla, reklamlarınızın yerleşimini kolaylaştırmakla kalmaz, daha fazla içeriği ve reklamı iç içe sunmuş olursunuz.
Sonraki
6 yorum:
iyi bilgiler..
Mete Erturk ile bunun gibi bir index ve takipci calismasi yapmistik. O calisma gercekten bana cok sey katti. ve bu dort madde sitenizin tutulmasi icin ilk once bakmaniz gereken onemli maddeler.
teşekkürler..
En son kısmı açabilirmisiniz? Yan menüden kastınız nedir? yani solda içerik, sağda tek sütunda ilgili widgetlar yer alsa olmazlar mı?
örneğin blogger ve wordpress temalarının çoğunda tek ve içerik bölümünden kopuk bir yan menü bulunuyor. Ben bunun yerine, örneğin chip.com.tr deki gibi bir anasayfa tasarımını öneriyorum
Banada beklerim çok bilgili bir paylaşım www.zamanarasi.blogspot.com.tr
Yorumlar